Page 54 - kalkinma
P. 54
Sanayileşme ve kentleşme sürecine bağlı olarak, temelde kır ve kent olmak üzere iki yerleşim birimi ortaya çıkmıştır. Bu oluşumun
bir ucunda gelişmiş bir birim olan kent yer alırken, diğer ucunda kırsal yerleşim birimleri yer almaktadır. Yerleşim birimlerinin kır ve
kent olarak ayrılmasının sonucu olarak da genel kalkınmanın yanı sıra bir de ‹›köy kalkınması daha genel ifadeyle kırsal kalkınma»
sorunu gündeme gelmiştir. Kırsal kalkınma son yıllarda uluslar üstü kuruluşlarca hem akademik düzeyde hem de uygulamada bir
hayli önemsenen bir konu olmaya başlamıştır. Kırsal kalkınma sadece kırsal alanda kişi başına düşen gelir düzeyinin artması değil,
aynı zamanda kırsal nüfusun yaşam standartlarının da iyileşmesidir. Kadınlar kırsal ekonominin kalkınmasında temel potansiyeldir.
Yerleşik hayata geçişten bu yana var olan tarımsal faaliyetler hem üretim hem de tüketim biçimlerinde coğrafyaya, kültüre ve ürünün
özelliklerine göre farklılık gösterseler de günümüzde kadının tarımdaki emeğinin yoğunluğu neredeyse hiç değişmeden artarak
süregelmektedir.
Tarımsal üretim sürecinde, ailenin ve toplumun beslenmesinden sorumlu sayılan kadınlar ile kız çocukları, tohumun saklanmasından
ürünlerin yetiştirilmesine, hasattan, ürünün sofraya ulaşımına kadar farklı dönemlerde ve farklı coğrafyalarda en önemli rolü
üstlenmektedir. Kırsalda kadın emeği, üretim sürecinde tüm girdilerin birbiriyle etkileşimi yoluyla, hane içi tüketimi ve pazar için ürün
elde ederek tarımsal sistemin sürdürülmesini ve ailenin ekonomik refahının geliştirilmesini sağlamaktadır. Gümüşhane ilinde 170.173
olan nüfusun 27%’sini köy, 72%’sini şehir nüfusu oluşturmaktadır.
Kırsalda yaşayan kadınların tarımsal üretime katılma biçimleri toplumun kültürel yapısı ve ekonomik gelişme düzeyi ile yakından
ilişkilidir. Türkiye’de ve ilimizde tarımsal üretim, çoğunlukla küçük ölçekli üreticilik veya geçimlik üretim olarak adlandırılan aile içi
üretimle gerçekleştirilmektedir. Bu durum kırsalda iş yeri-konut ayrımı kesin çizgilerle yapılamamasını getirmekte ve yapılan işlerden
hangisinin ev işi hangisinin ekonomik faaliyet olarak tanımlanacağını belirsizleştirmektedir.
Bilindiği gibi çalışma hayatının hemen her alanında toplumsal cinsiyet eşitsizliği yaşanmaktadır. Tarımsal üretimde bu eşitsizlik daha
da görünür olmuştur. Genellikle erkeklerin yaptıkları işler toplumsal bağlamda daha fazla gelir getiren işler olarak görülmekteyken
kadınların yaptıkları işler daha çok ev eksenli, emeğe dayanan mevsimlik, yarı zamanlı, ücretsiz işler olmaktadır. Bunlara bağlı olarak
kadınların yaptıkları işlerden elde edilen ürünler yiyecek, giyecek çoğunlukla hemen tüketildikleri için ekonomik olarak bir değer ifade
etmemektedir. Bunun bir sonucu olarak kırsalda ev işleri ile tarımsal faaliyetlerin birbirine yakın görünmesi ve bazı ev işlerinin tarımsal
işletmeyi destekleyici olması kadın işini değersiz ve görünmez kılmaktadır. Bu çerçeveden bakıldığında “erkek işi” ve “kadın işi”
tanımlamalarında birincisinin değerli, ikincisinin ise daha az değerli olduğu yolunda yargılar toplumda kabul görmektedir. Dünyanın
birçok yerinde aile işletmeleri tarafından ekilen ürünlerin toplanması ve hasadı “ev işi” olarak tanımlanmıştır. Buna bağlı olarak da
kadının üretimdeki konumu “ücretsiz aile işçiliği” olarak belirlenmektedir. Kadınların “ucuz emek” veya “aile ekonomisine yardımcı”
olarak görülmesi ve faaliyetlerinin büyük bölümünün ev işi yani gerçek anlamda üretim değil doğal yaşamlarının bir parçası olarak
kabul edilmesi, işin değerinin düşük algılanmasına neden olmaktadır. Kadının ev içi sorumluluklarından kaynaklanan emeği, kapalı
aile ekonomisi içerisinde kalmakta ve kadınlar ekonomik değişim değeri olmayan görünmez emeğin karşılığını alma ve kullanma
olanağından yoksun kalmaktadır. Oysaki kadının tarımda görünmeyen emeği bugün üretimden tüketime en yoğun kullanılan emeğin
kendisidir.
Kırsalda kadın emeğinin görünmezliği doğal olarak kadını yoksullaştırmakta ve yoksunlaştırmaktadır. Bu yoksulluğun önüne nasıl
geçilir diye düşünülerek hazırlanmış yoksullukla mücadele politikaları bulunmaktadır.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız tarafından kırsal alanda kadının güçlendirilmesi için; Genç Çiftçi Projesi desteğinden
yararlanmak isteyen kadın üreticilere pozitif ayrımcılık yapılmakta proje değerlendirilmesinde öncelik verilmektedir. Ayrıca Tarımsal
üretim sürecinin her aşamasında bulunan kadın çiftçilerin bilgi ve becerilerini artırarak sürdürülebilir tarımsal faaliyetlerin yapılması
ve kaliteli ürün artışının sağlanması amacıyla bağcılıktan hayvancılığa, meyvecilikten seracılığa, arıcılıktan ipekböcekçiliğine kadar
birçok tarımsal konularda çeşitli yayım teknikleri kullanılarak eğitimler verilmektedir. Bakanlığımızca diğer kuruluşlarla 12 adet proje
yürütülmektedir. Yürütülen projeler;
1) Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesi (CEDAW) Çalışmaları
2) Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Ulusal Eylem Planı Çalışmaları
3) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ulusal Eylem Planı Çalışmaları
4) Kadına Yönelik Şiddeti ‹zleme Komitesi Çalışmaları
5) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çalışmaları yapılan «Ulusal ‹stihdam Stratejisi Çalıştayı» Çalışmaları
6) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı «Kadın ‹stihdamının Arttırılması ve Fırsat Eşitliğinin Sağlanması Başbakanlık Genelgesi
Gereği oluşturulan «Kadın ‹stihdamı Ulusal ‹zleme ve Koordinasyon Kurulu» Çalışmaları
7) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yürütülen Mevsimlik Gezici Tarım ‹şçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının
‹yileştirilmesi Projesi, Mevsimlik Gezici Tarım ‹şçilerinde Çocuk ‹şçiliğinin En Kötü Biçimlerinin Önlenmesi Projesi Çalışmaları
8) Birleşmiş Miletlerin dört kuruluşu Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Ulusal Göç Örgütü (IOM),
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile Ulusal Program uygulayıcısı olarak ‹ŞKUR ortaklığında yürütülen «Herkes için
‹nsana Yakışır ‹ş: Ulusal Gençlik ‹stihdam Programı ve Pilot Bölge Uygulaması» Projesi Çalışmaları
9) Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından yürütülen «Türkiye›nin ‹klim Değişikliği›ne Uyum Kapasitesi›nin Geliştirilmesi»
projesi çerçevesinde «Toplumsal Cinsiyet « konularına yönelik çalışmalar
10) Kalkınma Bakanlığı tarafından yürütülen 10. Kalkınma Planı çalışmaları
11) Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından finanse edilen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ‹ŞKUR koordinatörlüğünde
yürütülen «Genç ‹stihdamının Desteklenmesi Operasyonu» çalışmaları
12) Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından Türkiye ‹ş Kurumu (‹ŞKUR) işbirliği ile yürütülen ve ‹sveç Uluslararası Kalkınma
‹şbirliği Ajansı (SIDA) tarafından finanse edilen «Kadınlar için Daha Çok ve Daha ‹yi ‹şler: Türkiye’de ‹nsana Yakışır ‹ş için Kadınların
Güçlendirilmesi Projesi» çalışmaları.
Kırsal kalkınma sadece kırsal alanda kişi başına düşen gelir düzeyinin artması değil, aynı zamanda kırsal nüfusun yaşam standartlarının
da iyileşmesidir. Kadınlar kırsal ekonominin kalkınmasında temel potansiyeldir. Dünya nüfusunun yaklaşık yarısının kadınlardan
43