Page 57 - kalkinma
P. 57

Değerli Konuklarımız;
        Malumunuz üzere konumuz kırsal kalkınmanın temeli kadındır.
        Kadınlar, bir şeyi başarmak istediklerinde, en iyisi ile karşımıza çıkan varlıklar.
        Madem ki; toplum refahı ve kalkınma toplumun en küçük parçası olan ailede başlıyor ve kadın ne kadar üretken, kültürlü, sağlam
        olursa aile de toplum da o çerçevede gelişiyor. Bireysel olarak neler yapabilirim? Diye düşünürken ve kendimce bir araştırma süreci
        içerisindeyken yapılabilecek birçok şey keşfettim, Birçok fikrin kafamda uçuştuğu bir dönemde uzun süre ara verdiğim işime ve iş
        yerime gittim.
        Gördüğüm manzara karşısında şaşkınlık ve üzüntü içerisindeydim, ‹ş düzenini ve iş disiplinini oturta bilmek için gerektiğinde günlük
        18 saat çalıştığım kafemiz vasat bir hal almıştı. Bir frenchasing zincirinden ayrılmamız sonrasında boş raflar, tezgah, pasta dolapları,
        müşteri azlığı, yeteri kadar ürün arzı yaratamamak beni evde üretim yapmaya teşvik etmişti.
        Üzgün bir halde evime geldim. Evde bulunan tüm malzemeyi tezgah üstüne çıkardım. Kolları sıvadım ve çeşit çeşit tepsiler dolusu
        kurabiyeler yapmak için hazırlıkları başladım. Sütlü tatlı çeşitleri, salatalar, ara soğuklar, mezeler, pratik atıştırmalıklar.
        Önce rafları doldurdum satışlar artmıştı Müşterilerimiz daha ilk tadımda yedikleri ürünlerin hazır pastahane imalatı olmadığını fark
        ediyor ve beğenilerini ifade ediyorlardı. Ardından talep üzerine su böreği geldi. Sonrasında dilber dudağı, şöbiyet, kekli baklava gibi
        özel ikramlıklar. Her geçen gün daha farklı ne yapabilirim diye yeni ürün arayışlarına girdim.
        Ev ortamında üretim yapmanın temizliği, kendi mutfağımın ve ekipmanlarımın rahatlığı beni stressiz bir üretim sürecinde ilerletirken,
        evde çoluk çocuğuma, eşim dostuma ikram ettiğim ürünleri, insanların beğenisine sunmak en büyük mutluluğum oldu. ‹nsanlardan
        aldığım tebrikler, teşekkürler, beğeniler oldukça motive ediciydi
        ‹lk etapta kendi iş yerimizi atıllıktan çıkarabilmek adına başladığım imalatlar zaman içinde genişledi partiler, etkinlikler, özel günler
        için aldığımız siparişler maddi manevi doyum yarattı.
        Genellikle tek başıma, yoğunluk ve sipariş durumuna göre yardımcı olarak yaptığım imalatlar sırasında hamurla uğraşmanın ve
        üretmenin verdiği haz tüm yorgunluğumu unutturmuştu. Maddi getirileri ve başka bir kadına daha istihdam sağlamak paha biçilemez
        bir histi. Üretimden arta kalan zamanlarda kafedeki deforme olmuş mobilyaları tamir ettim. Masalarımı, sehpalarımı ahşap boyama
        teknikleri kullanarak boyadım. Gıda sektörü olduğu için mümkün mertebe su bazlı, sağlıklı ahşap boyaları kullanmayı tercih ettim.
        Duvarlarıma  yeni  panolar  yaptım.  Dekopaj  teknikleri  kullanarak  tüm  mobilyalarımızı  sanat  atölyelerinden  çıkmışçasına  özenle
        yeniledim. Sandalye ve Koltuklarda özel boyalar ve tekstil medyumları kullanarak onları yeni renkleriyle buluşturdum. Yenileme
        sürecine birebir tanıklık eden müşterilerimiz, tüm bu işleri bir kadının yaptığını gördüklerinde ilgiyle izliyor ve beğenilerini içtenlikle
        ifade ediyorlardı. Gerektiğinde sıva yaptım, iç cepe duvarlarımızı boyadım.
        Güzel şeydi takdir edilmek ve bunun verdiği ruhsal doyumla her gün daha motive daha azimle çalıştım.
        Etrafımda aile bütçelerine katkı sağlamak adına uğraşan birçok kadın vardı. Temizlik işlerinde çalışan, mantı yapan, pasta börek
        yapan kadılar. Hepsinin gerekçelerini ve hayat hikayelerini dinlediğimde ayrı arı çok şeyler öğrendim.
        Maddi anlamda yaşam standartı yüksek bir ailede yetiştim. ‹nsanlardan duyduğum şey otur aşağı babanın parası mı yok, yiyecek
        ekmeği mi yok ? Gibi hadsiz söylemlerdi ortalıkta fazla görünme, işe güce bulaşma gibi söylemler,  Kadın neydi ? Kadın ütücü, kadın
        aşçı, kadın temizlikçi ve kadın anaydı, öğretmendi her şeyden önce bir bireydi. Ben de her kadın gibi bir kadındım. Anlaşılamayan
        şey; kimileri oturduğu yerden ekmeğini yiyerek yaşar kimileri üreterek, var olma savaşı vererek ve paylaşarak yaşar. Bana kadın
        olmanın gücünü, direncini özverisini öğreten kendi söküğünü kendi dikmeye çalışan tüm bu kadınlardan çok şey öğrendim ve
        hepsine  minnettarım.
        Giriştiğim her işte başarabilir miyim ? Korkusu yaşamadan, korkmadan, cesaretle kolları sıvadım. Başkaları yapabiliyorsa imkansız
        değildi ve bende yapabilirdim. Bu benim oldu.
        Tüm girişimlerimde beni maddi manevi destekleyen başta kardeşim Sinan KÖPRÜLÜ olmak üzere, babam, annem ve kızıma ki onlar
        benim koruyucu meleklerim. Sonsuz teşekkür ediyorum.
        Ayrıca bugün burada olan ve bizlere kendimizi, yaptığımız işleri ifade etme olanağı sunan siz değerli büyüklerime bu platformun fikir
        sahibi ve mimarlarına emekleri geçen herkese, Türk Kadınlar Birliği Gümüşhane Başkanı Aynur ÇUBUKÇU  hanımefendiye daima
        beni yüreklendiren Fatma IŞIK hanımefendiye tüm katılımcı ve konuşmacı arkadaşlarıma huzurlarınızda sonsuz teşekkür ediyor,
        saygılarımı sunuyorum.
























                                                            46
   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62